ASKORBİK ASİT

  • Google Plus'ta Paylaş
  • Pinterestte Paylaş



ASKORBİK ASİT


Askorbik asit - C vitamini; suda eriyebilen ve birçok görevi olan vitamindir. C vitamini insanlar kendileri üretemedikleri için dışarıdan almak zorundadır. C vitamini vücut içerisinde depolanmaz, fazlası vücuttan atılır.

Suda eriyen bir vitamin olan C vitamini çok kolay harap olan bir vitamindir. Isı, ışık, oksijen, alkali ortam, demir, bakır gibi metallerle temas etmesi harabiyeti hızlandırır. C vitamini bu özelliğinden dolayı her öğünde taze olarak, yani bekletilmeden vücuda alınması gereken önemli bir vitamindir.

Sağlıklı bir gelişim, diş, kemik ve deri için vazgeçilmez bir bileşen olan C vitamini olarak da adlandırılan L-askorbik asit (3-keto-L-gulofuranolaktan); demirin absorblanması, kolajen sentezi, kan damarlarının yapısal gücünün sürdürülmesi, bazı aminoasitlerin metabolizmasında ve adrenal bezlerin hormon sentezi ve salgılaması gibi metabolik fonksiyonlarda görev alan karbonhidrat benzeri bir kimyasal maddedir.



Askorbik asit beyaz veya hafif sarı renkte, kokusuz kristalimsi yapıda bir madde olup suda tamamen çözünürken etanolde biraz çözünmekte dietil eter çözeltisi içinde ise hiç çözünmemektedir. Askorbik asitin geleneksel yolla elde edilmesi, sorbitolün yedi basamaklı kimyasal bir süreç olan Reichstein prosesi ile biyodönüşüme uğratılmasıyla olurken, yeni geliştirilmiş fermantasyon teknolojisi ile bu süreçte önemli bir bileşen olan ketogulanik asit üretim maliyetleri düşürülerek önemli bir ilerleme kaydedilmiştir.

Askorbik asit – C vitamini bulunan besinler; Kuşburnu, Maydanoz, Yeşil Biber, Kara Lahana, Kivi, Karnabahar, Ispanak, Çilek, Kızılcık, Portakal, Limon, Lahana, Greyfurt, Mandalina, Şeftali, Domates, Ahududu, Böğürtlen, Fasulye.

ASKORBİK ASİTİN FAYDALARI


Askorbik asitin( C vitamini) antiosidan etkisi vardır. Dokuların gelişimi ve sağlığı için faydalıdır. Bağışıklık sistemini güçlendirir ve bağışıklık sistemi hastalıklarını engelleyici – tedavi edici etkisi vardır. Enfeksiyonu ve enfeksiyon hastalıklarını engelleyici- önleyici etkisi vardır. Toksinlere ve bakterilere karşı vücut direncini arttırır. Depresyon ve stres hallerinde sinir sistemine olumlu yönde etkisi vardır.

C vitamini eksikliğinde halsizlik görülür. Dişeti kanaması meydana gelir. Ciltte morluklar oluşur. Eklem ve kas ağrıları görülür. Bağışıklık sistemi zayıflar ve hastalıklara yakalanma riski artar. İskorbüt hastalığı görülür. Kalp – damar hastalıkları oluşabilmektedir. Mide ülseri, alerji ve çeşitli kanser türlerine yakalanma riski artar.


ASKORBİK ASİTİN CİLDE FAYDALARI


Vitamin eksikliği cildin cansız, kuru veya fazla yağlı olmasına sebep olabilir. Cilt sağlığını korumak için A, E, C, D vitaminleri gibi vitaminlere gereksinim duyar. E ve C vitaminleri en basit antioksidan türleridir. Antioksidanlar sayesinde cilt kendini güneş ışınları ve çevre kirliliği gibi etkenlerden korur. C vitamini ise cildin kendini tedavi etmesi için lazımdır.

Saf C vitamini (L-Askorbik asit) içeriği sayesinde kolajen sentezini arttırarak, cildin yaşlanmasını geciktirmeye yardımcı olur. Ciltteki renk verici pigmentlerin sayısının artması durumunda (güneş, UV ışınları, yaşlılık, lazer uygulaması gibi sebeplerle) oluşan cilt lekelerinin giderilmesinde ve/veya oluşumunun önlenmesinde faydalıdır. Antioksidan özelliği sayesinde cilt için zararlı olan serbest radikaller ile savaşır, cildi UVA ve UVB ışınlarının oluşturduğu hasara karşı korumayı ve onarmayı destekler. İltihaplanma, kuruluk, kızarıklık ve kaşıntı ile birlikte seyreden inflamatuvar cilt hastalıklarında tedaviye yardımcıdır.

Askorbik asit, C vitamininin en biyoaktif formudur. L-askorbik asidin sadece bu formunun kolajen matrikste, kolajen sentezini uyardığı gösterilmiştir. L-askorbik asit ayrıca antioksidan özellik taşır. Hava kirliliği, sigara, UV gibi çevresel etkilerle oluşan serbest radikallerin nötralizasyonunu sağlar. Güneş, yaşlılık ve hamilelik gibi faktörlerin sebep olduğu cilt lekelerine karşı koruyucudur.


• Hiperpigmentasyon görülen lekeli ciltler

• Foto hasarlı ciltler

• Hafif ve derin kırışıklıklar

• Elastikiyetini ve parlaklığını kaybetmiş donuk ciltler


Saf C vitamini (L-Askorbik asit formunda) güçlü antioksidan etkisiyle serbest radikallerin cilt üzerinde oluşturduğu hasara karşı koruma sağlamaya yardımcı olur.


CİLT İÇİN ASKORBİK ASİT KULLANIMI


Yaşlı ya da kırışan ciltler için kullanılan topikal preparatlar günlük olarak uygulanır. Çalışmalarda %5 -%10 C vitamini içeren kremler kullanılmıştır. Bir çalışmada günlük yüz cilt alanları için özel bir C vitamini formülasyonu 3 damla uygulanmıştır. Ayrıca saç veya elbise ile temasından kaçının. Bu renk değişimine neden olabilir.

Askorbik asiti 1 çay kaşığının ucuyla 1 tatlı kaşığı içme suyuna karıştırın. Hazırladığınız karışımı göz altı ve göz kapaklarınız dahil bütün yüzünüze uygulayın. Her uygulama için yeni bir karışım hazırlayın. Çünkü askorbik asit özelliğini çok çabuk kaybeder. Bu karışımı her gün uygulayabilirsiniz.

ASKORBİK ASİTİN KULLANIM ALANLARI


Askorbik asit, genellikle pH kontrolü amacıyla bir asit düzenleyici olarak kullanılmasına rağmen, gıda ürünlerinde asidik bir tat vermektedir. Bira endüstrisinde antioksidan olarak kullanılan askorbik asit; bulanıklığı engelleyerek biranın raf ömrünü iyileştirmekte, et endüstrisinde rengin sürdürülmesi ile ilgili olarak koruyucu görev yapmakta iken, fırıncılık endüstrisinde geliştirici ajan olarak, meyve pulp ve sularında ise renk solmasının önlenmesinde kullanılmaktadır. Bunun dışında tereyağı, donmuş yumurta ürünleri, toz ve konsantre süt, donmuş patates vb ürünlerde. bunlara benzer görevler yapabilmektedir.


Sodyum askorbat ve potasyum askorbat olmak üzere iki adet tuzu olan askorbik asit, özellikle konserve veya şişelenmiş ürünler gibi tepe boşluğu olan ürünlerde oksijen tutucu olarak kullanılmaktadır. Askorbik asitin sodyum ve kalsiyum tuzları; suda çözündüğünden yağları oksidasyondan koruyamamaktadır. Bu amaçla yağ asiti esterleri olan askorbil palmital ve askorbil steorat kullanılmaktadır. Bu esterler, beyaz veya sarımsı beyaz kristal toz halde, turunçgil kokusuna benzer hafif kokulu olup, gıdalarda oksijen tutucu etkisi olan maddelerdir. (İlgili gıda katkı maddelerinin sırasıyla numaraları şu şekildedir: E300 askorbik asit, E301 sodyum askorbat, E302 kalsiyum askorbat, E303 potasyum askorbat, E304 askorbik asitin yağ asidi esterleri askorbil palmitat ve askorbil stearat )


Askorbik asit, oksijeni absorblayarak tersinir bir tepkime ile dehidroaskorbik asite dönüşmektedir. Bu önemli fonksiyon, meyve ve sebzelerde oksidatif esmerleşmeyi, et ve deniz ürünlerinde ransiditeyi, sütte arzu edilmeyen koku gelişimini önlemektedir.




Ayrıca güneş lekeleri yazımı okursanız oldukça faydalı bilgiler edinebilirsiniz.

Paylaş

Gül yağı ve Gül suyunun cilt için kullanımı ile ilgili bu blogda yazılan yazılar genel bilgilerin derlenmesi sonucu oluşan bilgilerdir. Bu blog hastalık teşhis veya tedavisi amacı taşımaz. Bir cilt sorununuz varsa ilgili doktora muayene olunuz. Blogda yazılan kozmetik uygulama vb. tariflerin insanları yönlendirmek gibi bir amacı yoktur. Yazdıklarımız bilgilendirme amaçlı yazılardır ve bu yazılardan çıkarılan sonuçlarla yapılacak bakım vb. işlemlerin sorumlulukları blog sahibine ait değildir. Yapılacak bakımlar sonucu oluşan olumlu ya da olumsuz sonuçlar kişilerin sorumluluğundadır. Bu bloğa ulaşmakla yukarıda yazdığımız durumları kabul etmiş olursunuz. Blogumda bulunan yazıların kısmen veya tamamen kopyalanması yasaktır. Yazılarımı kaynak göstererek kullanılabilir.

Benzer Yayınlar

ASKORBİK ASİT
4/ 5
Oleh

3 yorum

yorum
avatar
Adsız
10 Ocak 2016 21:00

cok beyendim teşekkür ederım

Cevapla
avatar
11 Mart 2017 12:54

Merhaba, askorbik asit mi c vitamini ampul mü daha etkilidir sizce? Bir de eczaneden aldığımız bu ürünleri ,ampulleri mezolift olarak kullanabilir miyiz? dermaroller sonrasında ya da çok ince küçük iğnelerle yüze enjekte edebilir miyiz?

Cevapla
avatar
25 Mayıs 2018 12:40

Ascorbic acid c vitamini ampul çözelti içinde olduğu için fazla etkisi yoktur.Yüzünüze c vitamini iğneler asla uygulanmaz cilt altı dokuda hasar yapar ve cilt altını asit yakar. Evde dermotologculuk oynamayın. Devlet Hastanesinde bir dermotologa gidin size çok değerli bilgiler verir

Cevapla
  • Google Plus'ta Paylaş
  • Pinterestte Paylaş